3 Eylül 2013 Salı

GÜNAH PAZARI (SKIN TRADE) - LAURELL K. HAMILTON #17



(arka kapak)

Daha önce çok hediye aldım.
Ama kesik bir insan başı, benim için bile bir ilkti...

Adım Anita Blake. Ülkenin bütün yasal vampir avcıları arasında öldürme rekoru bende! Yalnız, aynı başarıyı özel hayatımda gösterdiğimi söyleyemeyeceğim. Kimse canavarlarla yatan bir kadına güvenmez ne de olsa. Neyse. Uzatmayayım. Vampir bir seri katil, bana Las Vegas'tan postayla kesik bir baş gönderdiğinde, Günahlar Şehrinin yetkililerini uyarmam gerektiğini anlamıştım.

Durum düşündüğümden daha kötüydü. Çok sayıda polis memuru ve bir vampir avcısı doğaüstü yöntemlerle öldürülmüştü. Las Vegas'a ulaştığımda üç federal ajan daha bana katıldı. Bu iyi bir şeydi çünkü bu kadar güçlü ve tehlikeli bir katili avlarken her türlü desteğe ihtiyacım olacaktı!



uzunca bir aradan sonra erotizmin düşürüldüğü aksiyonun ön plana çıktığı gerçekten sürükleyici ve iyi bir kitaptı..
edward bütün kitap boyunca anita'nın yanındaydı ve onu çeşitli tehlikelerden, kendini bilmez polislerden ve en önemlisi olaf'ın ta kendisinden gözü gibi korudu..
aralarında kesinlikle arkadaşça, kardeşçe tam olarak anita'nın ihtiyaç duyduğu gibi inanılmaz bir bağ var.. sırf edward yüzünden karacamdan kelebek benim belki en sevdiğim anita blake romanı olduğu için günah pazarı'nı da sevmeme ihtimalim yokmuş zaten..

ama tabii ki hepsi bu değil kitapta o uyuz, o mıymıntı, o zayıf halka richard'tan eser yok adı bile geçmiyor bir anita blake romanında benim adıma olabilecek en güzel şey:)
goodreads puanı 5/3.87 benim kişisel puanım 5/4

tabii roman las vegas'ta geçtiği için jean claude' da kitapta ne yazık ki yok sadece uzun bir telefon görüşmesiyle konuk oyuncu gibi kitaba girmesiyle çıkması bir oluyor. fakat bu telefon konuşmasının verdiği bazı ipuçları acaba jean claude isyan bayrağını mı çekecek diye düşündürttü beni bütün seri boyunca belki ilk kez anita'nın sevgililerinden şikayet etti.

anita kısmına gelirsek bu kitapta çok daha yorgun, hayatı ve kendisi üzerinde kontrolünü kaybetmiş, işinden sıkılmış,  içsel çatışmalara çok daha fazla düşmüş kısaca tatile ihtiyacı olan depresyonda bir kadın görüntüsü çizdi..
diğer kitaplardaki deyim yerindeyse o "atarlı", o "tehditkar" hali kalmamıştı hatta sıradan polis memurlarından bi kaç kere azar işitir hale gelmişti. bu likantropluk ve insan hizmetkarlığı da onun durumunu pek kolaylaştırıyor değil..

federalliğin getirdiği avantajlar yanında dezavantajı da sürekli kurallara bağımlı olmaktı anita'nın ise kurallarla arası hiç iyi değil sürekli zorluklarla karşılaştılar ve yasaların etrafından dolaşmak zorunda kaldılar.. az kalsın anita kaplan'a dönüşecekti hemde hiç olmadık bir zamanda ama arkadaşlarının ve şehrin efendisinin oğlu sayesinde bir zarar görmeden bunu da atlattı.. uçak korkusu varken bir vampirin kollarında vegas'ı baştan sona uçması da oldukça ironik diye tanımlanabilirdi herhalde..

belle morte tamamen anita'nın peşinde, kendi bedeni polisler tarafından avrupa'da yok edildi ve gidişata bakılırsa anita'nın bedeninin peşine düşecek gibi zaten kabul etmesi bana zor gelse de ikisinin de benzer yanları var belle morte aynı anita gibi gerçek bir nekromensi ustasıymış mesela ve likantropmuş serinin gidişatı pek hayırlı yönde değil serinin 24 kitapta bitmesi planlanmış diye duymuştum fakat belle morte'un anita'nın bedenini ele geçirip dünyaya hükmetmesiyle falan sonlanırsa bu seri bütün anita blake kitaplarını benzin döker yakarım.. öyle bir şey olamaz olmamalı..

sonuç olarak anita yine kötü adamları katledip evine ve sevgililerine döndü merakla flört'ten sonrasını beklemek yine bize kaldı..





2 yorum:

  1. merhaba canım blogumda çekilişim var katılırsan çok sevinirim :)

    YanıtlaSil
  2. Yazıyla ilgili değil de bilgi için geldim: Ters Düz 15'inde başlıyor! O zamana kadarsa köy haritası, trailer'lar, kim kimdir ve ters düz olmak için 7 neden... Siz de gelmiştiniz diye yazdım, sevgiler... :))

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...