28 Eylül 2013 Cumartesi

KANLI KEMİKLER (BLOODY BONES) - LAURELL K. HAMILTON #5




(arka kapak)
Laurell K. Hamilton'ın meşhur vampir avcısı, kötüyü delirten, ölüyü dirilten anita blake'in işi yine başından aşkın. ve bu aralar her zamankinden de yoğun. anita, yeteneklerinden dahi şüphe edecek hale geldi zira feci zorlu görevlerle uğraşmak durumunda. iki yüz yıl uyuyan bir mezarlık dolusu ölüyü diriltmek ve görülmedik bir şekilde öldürülen Missorili üç gencin başına gelenleri aydınlatmak gibi mesela!

"sabah gel! bazılarımız hala hayatta olabilir, bazılarımızsa... hem belki uğraşacak tek bir vampir vardır. yeni ölmüştür hem de. batan güneşin doğuşunu bile izleyebilirmişiz neredeyse. ancak ben bu yaşa en iyi ihtimalleri düşünerek gelmedim. en kötüsünü  düşünmek her zaman güvenilir bir yöntem. sanırım daha da doğru..."

merhabalar herkesi sevgiyle selamlıyor ve hazır ofiste biraz soluk alabilmişken sizinle anita blake serisinin en sevdiğim kitabını paylaşmak istiyorum. bu seriye bayılıyorum ve hiç bitmesin istiyorum. defalarca okudum yine aynı tadı alıyorum gerçekten muhteşem bir seri ve muhteşem bir kitap diyebilirim..
goodreads puanı 5/4.07 benim kişisel puanım 5/4.50..

anita yine aksiyonun tam ortasında buluyor kendini. açgözlü patronu bert bir mezarlık dolusu iki yüz yıllık ölüleri, insan kurban etmeden diriltmesi için anita'yı görevlendiriyor. larry kirkland stajyer animatör (ölü diriltici) ama aynı zamanda vampir avcısı olmaya da çok hevesli, asistan olarak anita'yla geliyor. bu kitapta anita larry kirkland'ın eğitimi için nasıl ilgili ve sorumlu olabileceğini gözler önüne sererken olaylarda onu stajyer olarak kullanıp açıklarını göstermeye çalışıyor. larry çok tatlı ama bu tatlılığı kötü adamların onu öldürmesine engel değil. onu siz de seveceksiniz. anita'nın sorumluluk duygusu ve koruma içgüdüsü hayranlık uyandırıyor ama belki biraz fazla en azından larry böyle düşünüyor sanırım.

insanları keskin bir kılıçla öldüren çok hızlı ama gerçekten çok hızlı bir yaratığın durdurulması gerekiyor ana konu bu bir de yakışıklı peri magnus.. evet bu kitapta perilerle de tanışıyoruz, magnus bouver ailesinin son üyelerinden. söz konusu arazinin kendi ailelerine ait olduğunu hatta aile mezarlığı olduğunu iddia ediyor. işte bu noktada anita bu ölüleri dirilterek magnus'un haklı mı haksız mı olduğunu ispatlamaya çalışacak. magnus anita'ya da aşk efsunu yapmaya çalıştı ama olmadı tabii gerçi bir ara tutsun istemedim dersem yalan olur çünkü magnus'u çok hoş betimlemiş yazar  ama kitabın sonunda tüm gerçeklerle yüzleştiğimiz için magnus bizimle değilsin bebeğim:)

anita diğer polislerin tüm aşağılamalarına boyun eğerek yardım etmek için her şeyi yapsa da pek hoş karşılanmıyor. yerel şerif ve ekibiyle birlikte ikinci saldırıya uğrayan ailenin evini ziyaret edip olaya el koyuyor hem de bütün riskleri alarak... aslında anita  deneyimleri ve tecrübesiyle gerçekten yardım edebilir ama tamamiyle baş belası olan çavuş Forremont yardımını kabul ederse.. hatun olayı kendine mal etmeye çalışıyor ve konuyu herkesten sır gibi saklıyor.

pedofili vampir olabilir mi? düşünebiliyor musunuz? evet pedofili bir vampirimiz var xavier.. genç oğlanlara musallat ve anita ne kadar çabalarsa çabalasın bir çocuğu almasına engel olamıyor ancak kurtarmak için elinden gelenin fazlasını yapıyor bence. bu kitapta anita'nın biraz daha insancıl duyguları öne çıkarılmış yani sadakat, koruma, şevkat, acıma gibi insani duyguları fazlaca barındırıyor.

polislerle asla konuşmayacak olan yerel vampir grubunun lideri yalnız anita ile konuşur mu? ancak st.louis şehrinin efendisinin insan hizmetkarını kabul etmek ciddi bir bürokrasi gerektirir. elbette JC asla ma petite'sini oraya yalnız göndermez ve ilk uçakla hemen yanına gelir. ayrıca bu kitapta anita JC'nin kendisi için ne kadar değerli olduğunu da anlayacaktır. söylemiştim size anita bu kitapta korumacı ama JC'yi sevdiğini sonunda kendisi de kabul ediyor bence..

ayrıca yerel vampir lideri seraphina ve ekibi bildiğin psikopat pisliklerden ibaret. vampir oyunlarını kullanarak anita ve arkadaşları için olmadık tuzaklar kurup anita'yı daha önce hiç görmediğiniz kadar çaresiz hallere getirdiler. gerçekten soluksuz okunacak kadar güzel bir kitap  periler, vampirler, kurtadamlar ve nekromensır. daha güzel bir kokteyl olabilir mi?
benim için en güzel kısmı anita'nın JC'ye daha da yakınlaşıyor olması bu kitapta richard kesinlikle kazanamayacak bu savaşı..


alıntı;


"vampir avlamanın üç kuralını hatırlayın. bir: asla gözlerine bakmayın. iki: asla, asla haçınızı bırakmayın. üç: kafasına ya da kalbine nişan alın. gümüş mermiyle bile diğer yerler öldürücü olmaz."
kendimi, çocukları tehlikeli bir yerde oyun oynamaya götüren ana okulu öğretmeni gibi hissettim.
"eğer ısırılırsanız paniğe kapılmayın. ısırık temizlenebilir. sizi gözleri ile etkilemedikleri sürece savaşabilirsiniz."



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...