29 Ekim 2013 Salı

SON OLİMPOSLU (THE LAST OLYMPIAN) - RICK RIORDAN #5


evet bir seri daha bitti..
percy jackson ve olimposlular serisinin son kitabı son olimposlu bütün sorulara cevap veren, okuyucuyu tatmin eden, çok güzel sonuçlara bağlayan bir kitap olmuş. kesinlikle tek bir yerini değiştiremez, değiştirmek istemezdim..

kitabı elime aldığımda bir süre okumaya kıyamadım desem yeridir ama bu efsane seri bitse de percy jackson efsanesi bitmiyor. olimpos kahramnları serisiyle melezlerin dünyasına ve mitolojiye balıklamaya atlamaya devam edeceğiz beni gerçekten teselli ediyor bu:)

şimdi kitabımızdan bahsetmeye gelince şöyle söylemeliyim ki herkes mi kronos'un tarafında be kardeşim? melezlerin bir kısmı, küçük tanrılar, devler, ejderhalar, uçan domuzlar ve bir çokları..
yazar okuyucuya hiç acımıyor daha kitabın ilk sayfalarında biri ölüme gidiyor işler tamamen ciddi artık o dünyayı kurtaralım ee tabii bi de eğlenelim gülelim havası tamamen yok olmuş durumda..

kronos ordusuyla birlikte new york'a saldırıya hazırlanıyordur bu güçlü ordu karşısında mücadele etmek çok zor ve kanlı olacaktır.. tabii hades'in oğlu nico'nun çok tehlikeli ama kesinkes işe yarayacak bir planı var. percy jackson'ı neredeyse ölümsüz yapacak bir şey..

tabii tanrılar armut mu topluyor derseniz poseidon kadim deniz yaratıklarıyla savaşırken -adamın yunustan bir generali var- deniz krallığı paramparça oluyor, olimpos tanrılarıysa bambaşka bir tehlikeyle mücadeledeler "tayfun", hades ise yeraltı dünyasında saklanmakta ve hiç bir şeye karışmamakta..

kronos zaman tanrısı olduğundan bütün manhattan çevresinde zamanı yavaştıyor arabalar bir kilometre hızla gidiyor, kuşlar ağır çekimde uçuyor.. morpheus manhattan'da yaşayan herkesi derin bir uykuya yatırıyor ve büyük savaş başlıyor..

şunu söylemeliyim ki gerçekten herşey gerçekçi herşey mantıklı ve oturaklıydı misal vereyim harry potter'da ki gibi o kadar orduyla gelip bizzat kendini öne atan bir kötü karakter yoktu. kronos efendi gibi ordusunu kullandı ki zaten ordusunda kimler yoktu kimler..

rachel hakkında beni çok sevindiren gelişmeler oldu kız kendiliğinden percy ve annabeth arasından çıktı diyeyim:) savaşta kahramanlara satirler, orman perileri, sentor ve daha nice sihirli yaratık yardım etti ama buna rağmen kazanmaları neredeyse imkansız gibiydi..

ares çocuklarının son ana kadar dövüşmeyi reddetmesi bana çok saçma geldi çünkü bahsettiğimiz tehlike herhangi bir şey  değil kronos.. eğer bugün arkadaşların ölürken tek yapacağın şey oturduğun yerden izlemek olursa senin şerefinden, senin kahramanlığından kim bahsedebilir? rick riordan ters köşe yapmayı çok seven bir yazar o yüzden kamptaki muhbir en en beklemediğiniz kişi çıkacak önsezinin hiçbir yolu yok. öyle usta bir kurgu öyle, iyi işlenmiş ince detaylar var ki bir ara annabeth mi muhbir yaa falan diye düşündüğüm bile oldu..

finalde hain de muhbir de kahraman oldu, kronos hiç beklemediği bir kişinin gazabına uğradı, tanrılar birleşti, o kibirden inşaa edilmiş sarayları titrediğinde kısmen kendilerine geldiler. zeus herkese muazzam ödüller verdi.. percy jackson'a ise tanrı olma şansını..

epik bir final derler ya insanı mutlu mutlu koca gözlü anime karakterlerine çeviren bir finaldi bu..
tabii hiçbir şeyin sonu değil..
olimpos kahramanları serisiyle "percy jackson" efsanesi devam ediyor..

ahh ahh biride harry potter'a bir güzellik yapsa ya, ne vardı evlendirip barklandıracak:( 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...