3 Ocak 2014 Cuma

AŞK TANRIÇASI'NIN YEMEK OKULU - MELISSA SENATE


önce herkese iyi yıllar dileyerek başlamak istiyorum. önümüzde uzun yepyeni bir yıl var. umuyorum ki herkes daha önce isteyip de yapamadığı, gerçekleştiremediği tüm planların bu yıl hayat geçirir ve herkes için 2014 harika bir yıl olur.

bugün son okuduğum kitabın yorumunu paylaşacağım sizlerle. kitabın orjinal adı "the love goddess' cooking school" çok uzun olduğu için başlığa yazamadım.
kitap beynimde çok da hoş bir lezzet bırakmadı. yani nasıl ifade etsem ki? çok yavandı, çok sığ. bu yazarla mı ilgili yoksa hikaye ile mi bilemedim.

holly ana karakterimiz yani esas kızımız. çocukken büyükannesi fal bakıyor (büyükannesi profesyonel falcı bu arada) "so cordula" denilen (bağırsaktan yapılan bir çeşit iğrenç italyan yemeği) yemeği seven bir kişinin kısmetinde olduğunu söylüyor. holly hayatına giren bütün adamlara sürekli  so cordula yedirmeye çalışıyor adamlar iğrenç bu ne falan deyince de büyü bozuluyor. böyle bir döngü içerisinde. aynı zamanda bu hatun biraz ezik bir tip. geride son derece gereksiz bir kalp kırıklığı yaşayarak (çocuklu dul bir adama aşık oluyor, adam bunu tüm eziklemelerinden sonra, kovarcasına evinden gönderiyor vs.) holly denen üstün şahsiyet de hala bu adam için üzülüyor, adamın çocuğunu özlüyor falan filan. neyse aşk acısına dayanamayan holly büyükannesinin yanına mavi yengeç adası'na geliyor.

camilla'nın mutfağı adında adada güzel bir evde yaşayan büyükanne hem fal bakıyor hem de yemek kursu veriyor. ancak holly'nin gelişinden kısa bir süre sonra büyükanne camilla ölüyor. ve bilin bakalım ne oluyor? yemek kursu, ev herşey ama herşey holly'ye kalıyor. tabi onun bütün bunların üstesinden gelme mücadelesi konu alınıyor. bu sırada hayatına karışan diğer yan karakterler. işte kursa gelen, tamara, simon  eski arkadaşı julieth ve tabi 12 yaşındaki mia :)

julieth çocuğunu kaybetmiş ve travmasını üzerinden atamayıp normal hayata adapte olamadığı için adaya takılan bir tip. simon karısından ayrılmış ve kızıyla sorunlar yaşayan bir baba. tamara bir türlü sevgili yapamayan bir kız tipi. mia babasının hayatındaki kadını hazmedemeyen ergen. yani kursa gelenlerin hepsi sorunlu tipler. hepsi de sorunlarına yemek pişirerek çözüm buluyorlar falan. herkes bir iyiniyetli yani bir yardımsever sormayın...

holly'nin çocuklu dul adamlara karşı sanki bir takıntısı var yani inanılır gibi değil. burada da mıknatıs gibi çekiyor yani. biraz detaya girdiğimin farkındayım da artık daha fazla giremeyeceğim merak etmeyin.

bazı bölümler biraz geçmişe dönüyorlar (büyükanne camilla bir günlük tutmuş). biraz ailevi konular falan irdeleniyor. ve mutlu son. evet aslında bayağı aşk romanı tadında yazılmaya çalışılmış. ama olmamış yani bir  şey eksik .buldum evet, evet aslında şimdi yazarken eksik olan şeyi buldum. romantizm yok bu kitapta. tutku veya tutkulu aşk yok. holly ve liam her ikisi de  fedakar ayaklarında mia için herşeyden vazgeçmeye hazırlar. evet bu çok rahatsız edici. hani olsa da olur olmasada olur gibi bir durum var ki aşk söz konusuysa bu kabul edilemez.

tutkulu bir sevişme yok. ruhsuz ve sadece bir paragraf süren (bir sayfa bile değil yuh) bir yatak odası muhabbeti var. yani aynı eski türk fimlerinde başroller yatağa girince kamera güneşi, gökyüzünü veya çiçekleri çekerdi falan ya. hani anlardı seyirci :) aynı muhabbet yemin olsun ya. tam olarak eksik olanı bulduk birlikte. zaman öldürmek için ideal ve kitabın sonunda birkaç tarif var. italyan mutfağına ilgisi olanlar için.





2 yorum:

  1. Kitabı okumadim ama kitap kapakları çok sevimli imiş görseydim mutlaka kapağından dolayı alırdım. Demek ki kapaga inanmamak gerekiyor.

    YanıtlaSil
  2. Evet kapak tasarım gerçekten inanılmaz derecede iyi. Yani çok sıcak, samimi, hoş insanda mutlu duygular uyandırıyor. İlk elime aldığımda beni çeken de kapaktı zaten :)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...