12 Eylül 2015 Cumartesi

MASUMİYETİN İÇİN SAVAŞ - TESS GERRITSEN


Bugünlerde Tess okumaktan bir hal oldum arkadaşlar. Cidden çok seviyorum ve cep boy birkaç tane kitabını bulunca abandım. Malum cep boy çantada taşımak çok daha kolay oluyor. Şöyle ifade etmem sanırım yerinde olur, bir başyapıt değildi ancak kendini okuttu. Klasik bir Tess romanı ama mesela bir Çırak değil veya bir Siliniş değil.

Miranda küçük bir adada bir gazetede çalışmaktadır ve gazetenin sahibi Richard ile bir gönül ilişkisi vardır. Miranda hatasını anlamış ve Richard ile ayrılmıştır. Hatta işinden de istifa etmiş adadan ayrılmaya hazırlanmaktadır. İstifasını sunduğu günün akşamı Richard  Miranda'yı arar ve evine geleceğini söyler. Miranda onu görmek istememektedir tüm itirazlarına rağmen yüzüne telefon kapanır. On dakika sonra kapının çalacağı gerçeğiyle yüzleşmek istemeyen Miranda evden kaçarcasına çıkar ve sahile gider. Eve döndüğünde Richard'ın onu bulamayınca gitmiş olacağını düşünür. Ama işler düşündüğü gibi gitmeyecektir. 

Eve döndüğünde kapı açıktır ve Miranda'nın yatağında Richard çırılçıplak ve göğsü deşilmiş yatmaktadır. Orası küçük bir adadır ve herkes zaten ikisinin arasındaki ilişkiyi bilmektedir. Bunun aşk cinayeti olduğunu düşünür herkes. Gerçekte bu cinayet kim tarafından ve neden işlenmiştir? Kitap boyunca bu soruların yanıtını arıyoruz.

Evelyn Richard'ın dul eşi  ve ikizlerin annesi. Evet Richard'ı ikiz ve neredeyse yetişkin çocukları var. Kadın gayet tabi ki  Miranda'dan nefret ediyor. Kocasının hayatına giren kadınların zaten haddi hesabı yok dolayısı ile kocasını da çok sevdiği söylenemez. Bu bir kıskançlık cinayeti miydi?

Chese şehre abisinin ölüm haberini aldıktan sonra geliyor. Richard Tremain'in erkek  kardeşi Chese. Tremain ailesinden afaroz edilmiş bir nevi. Bunu Cristine ile yaptığı evliliğe bağlıyorlar ilk etapta, ama sonradan üvey kardeş olduğu ortaya çıkıyor. O bir Tremain değil yani teknik olarak. Yazar beni biraz güldürdü bu noktada. Abisinin katiline ve dahi sevgilisine aşık olma cüretini gösteriyor. Kadının masumiyeti tamam da yine de biraz midesizlik var bu işte gibi geliyor bana. Yani biz doğuda  ölen abisinin eşi ile evlenenleri eleştiriyoruz da bu neyin nesi? Herkesin özel hayatı kendine ama bu biraz ters bana göre.

Chese karakteri biraz pasif, bir türlü güven duymayı beceremeyen, asla baskın olmayan bir karakter yani pek sevmedim açıkçası kendisini. Bu kadar basiretsiz olmamalı bir adam. Yani bir kadınla yatıyorsan ertesi sabah pişman olmamalısın. Kararının arkasında durabilmeli diye düşünüyorum. Bir kadınla geceyi geçirecek seviyede yakınlık kurduysan her anlamda sahiplenmeli ve geri adım atmamalı. En azından belli etme ulan pişmanlığını bu kadar. Yani karakter kitabın son sayfasına kadar kendini toparlayamadı diyebiliriz. Son sayfada ufak bir atraksiyon yaptı neyse ki...

Güzel bir kitap diyebiliriz. Özellikle türünün sevenleri için zevkli zaman geçirtebilecek bir kitap. Yine ters köşeler var yani tahminlerinizin ötesinde bir sonuç ile karşı karşıya geliyorsunuz. Herkesten biraz şüpheleniyorsunuz. 

Herkese Keyifli Okumalar...

1 yorum:

  1. Merhaba. Blogunuz kitapla ilgili olunca kaçınılmaz olarak geldim ve gayet zengin bir sayfa hazırlamışsınız. Elinize sağlık. Bir eleştirim var, arka plan çok yorucu ve sayfa çok kalabalık geldi bana. Biraz sadeleşirse daha rahat okunur.
    Tess'e bir ara ben de tutkun oldum. Ne bulduysam okudum. Sonra durdum, ne katıyor bana Gerritsen? Heyecan ve adrenalin tavan yapıyor, vakit su gibi geçiyor. Hepsi bu. Uzunca süredir okumuyorum. Siliniş ve Günahkar favorimdir bu arada.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...