İçinde
HaySev’in de bulunduğu 38 STK aylardır bunun için haykırdı! Ancak Çevre
Komisyonu’nda tartışılan ve bu STK’ların davet edilmediği toplantılarda
hayvanların hayatları üzerine kararlar alındı. Sizler, aklı başında
hayvan severler, insan olmanın gereği vicdanınızı dinlediniz, bunun için
haykırdınız, 2012 yılından itibaren yürüdünüz, dilekçelere imzalarınızı verdiniz.
Türkiye'de yüz binler tek bir amaç için bir araya geldi ve Meclis'e seslendi: "Biz Hayvanlarımızı Ölüme Yollamayacağız" dedik.
Peki Meclis Çevre Komisyonu ne cevap verdi?
“Yunus parkları ekonomiye katkıdır kalsın, deney önemlidir kalsın, sokak hayvanları da bu arada toplatılsın”. İşte cevap bu!
Son
görüşmesi 19 Haziran’da yapılacak ve hayvanların hayatlarını hiçe sayan
ÖLÜM YASASI sistemli bir şekilde hayvanları yok etmeye yönelik bir
yasadır. Bu böyle bilinsin.
Deney maddesi geçti bile! Peki bu ne
demek? Birkaç dakikanızı ayırın bir okuyun çünkü evinizdeki köpeğinizi
ve kedinizi de ilgilendiriyor:5199 sayılı Hayvanları Koruma
Kanunu değişiklik önerisinde Madde 4 a fıkrasında “Bütün hayvanlar eşit
doğar ve bu Kanun hükümleri çerçevesinde yaşama hakkına ve insanlar
tarafından işkence, eziyet ve kötü muamele görmeme hakkına sahiptir.
Hayvanlar eşya ya da mal değildir.” denmektedir. Doğrudur. Hayvan
Hakları Evrensel Beyannamesi de bu gerçeğin altını çizmektedir. Hatta
Almanya gibi bazı ülkeler bu maddeyi, Medeni Kanunları’nın içine
almışlardır.
Gelin görün ki, son geçecek olan Ölüm Yasası’nda TÜM HAYVANLARIN deneyler için kullanılması yolu açılmıştır.
Bu ne demek biliyor musunuz?
Sokaklarda,
barınaklarda ve hatta belki evlerinizdeki hayvanlarınız (çünkü
muhtarların keyfine bırakılması mevzu bahis kendi evinizde kaç köpek ya
da kedi besleyeceğiniz), tüm bu hayvanlar:
- Toplanacak
- Bir laboratuara satılacak (yurt içi, dışı)
- Oralarda kesilip biçilecek
- Yavaş yavaş üstünde deneyler yapılarak, acılar içinde öldürülecekler!
“Olmaz canım, bunu yapamazlar” demeyin! YAPILACAK!
Satır
aralarını doğru okuyun, anlayın. AB’nin “cosmetic directive” olarak
2003 yılında çıkardığı kanun gereği hayvanlar üzerinde deneylere son
verilmesi esas alınmıştır. Kanun gereği, ülkeler, hayvanlar yerine
alternatif yöntemler bulmaya ve bu alanda yatırım yapmaya zorunlu
kılınmıştır. Hatta, Norveç ile Hırvatistan hayvanlar üzerinde deneylere
ülkelerinde son vermiştir.
Peki gözlerini para bürümüş ve alternatif yol aramayan şirketler gözlerini sizce nereye diktiler?
Sizin sokaklarınıza, sokaklarınızdaki ve evlerinizdeki hayvanlarınıza.Her büyük şirketin Çin’de fabrika kurması sırf ucuz işçilik mi sizce? Hayır, Çin deneye karşı değil. Artık Türkiye de değil!
Deney
= Ölüm dür. Sakın ola ki kedi ve köpeğin üzerinde yapılacak işkence
insan hayatından kıymetsizdir safsatalarını da savunmayın,
savundurmayın. Bu işin alternatif yöntemleri vardır ama Türkiye gibi
ülkeler ve bu ülkelerdeki hayvan sever insan gibi insanların arzuları
hiçe sayıldıkça, kimse alternatifi aramaz, ucuzunu uygular, hayvanları
katletmeye devam eder. Çevre Komsiyonu’na başından beri giren Federasyon
bütün ağırlığını görüşmelerde ortaya koymalıdır ve insanların maddi
çıkarlarını koruyan, hayvanların ise yaşama haklarını elinde alan bu
maddeleri durdurmalıdır.
Ve sizler de sosyal medya gücünüzü kullanarak o komisyonda yer alan herkese fikrinizi açıkça ifade etmelisiniz!
Yoksa ne mi olacak?
HAYVANLARINIZ ÖLECEK!
Öyle hemen de değil, acı çekerek, yavaş yavaş!
hayvan katilleri !!!
YanıtlaSilblogunu takibe aldım bende beklerim ...