18 Şubat 2019 Pazartesi

MÜREBBİYE - HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR


İş Bankası Kültür Yayınları’nın Türk Edebiyatı Klasikleri serisi gördüğüm anda merakımı cezbetti. Lise döneminden kalan bir kaç hayalet bilgi dılında Türk romancılığıyla herhangi bir temasım olmadığını fark ettim çünkü bizim yazın kültürümüz daha ziyade şiir üzerinden ilerlediğinden kurgu romanda her zaman biraz zayıf kalmışızdır. Hala bu açığı kapatabildiğimiz net olarak söylenemez.

Kitabı elime aldığım andan itibaren yazıldığı dönemin bütün siyasi ve toplumsal havasını iliklerime kadar hissettim. Eleştirilen Fransız özentiliği ve Avrupa hayranlığı aynı zamanda kendi toplumuna korkunç bir hiciv niteliğinde. Medeniyeti türkçe konuşmanın içine fransızca kelimeler sıkıştırmak gibi tamamen komik bir şarta bağlamak, bunun başta Gürpınar olmak üzere dönemin aydınları için yarattığı aşağılık kompleksi ve kafa karışıklığı kitabın en baskın yanı.

Mürebbiye Anjel fransız nefretinin odak noktası. Fransa’da fahişelik yaparak geçimini sağlayan Anjel “garp mallarının şark’ta iyi para ettiğini bildiğinden” İstanbul’a gelir ve oradaki seçkin ailelerden birinin yalısına mürebbiye olarak yerleşir. Fransızca eğitimi vermek için yerleştiği yalının bütün erkekleriyle ayrı ayrı cinsel münasebet kuran mürebbiye hep bahsedilen o “batının ahlaksızlığı” mevzusunun canlı kanlı kanıtı gibi.

Esasında kitaptaki olaylar sürekli işve, cilve, erotizm, aşk ekseninde dönse de verdiği mesajlar bakımından bu eser korkunç bir ahlakçılık barındırıyor. Kadın düşmanlığı derecesinde varolan kadın vücuduna karşı önyargı okurken insanı rahatsız ediyor. Haremlik selamlık gibi Osmanlı günlük hayatı hakkında insanın gözünde canlanan betimlemeler barındırması sanıyorum kitabın en güzel yanı. Alkole ve sekse o günün toplumunun bakışını idrak etmek için bile okunabilecek bir eser çünkü toplumun bugün süregelen riyakar tavrının çok daha şiddetlisinin varlığını gözlemlemek keyifli.

Romanın dili oldukça ağır. Özellikle sürekli kullanılan fransızca kelimelerin anlamlarına bakmak mevzusu sürekli göz yoruyor. Üstelik bu durum kitabın sonuna kadar asla son bulmuyor. Tavsiye ediyor muyum? Dönemin havasını solumak ve kendi kültürünün romancılığını tanımak isteyenlere tabii ki öneriyorum.

Herkese Keyifli Okumalar...  


1 yorum:

  1. Türk Edebiyatına bu sene ağırlık vermek istiyordum.Bu kitap da listemdeydi çok güzel anlatmışsınız. Teşekkürler :)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...